deyimler sözlüğü Bir nerededir.com sitesi!

deyim mi arıyorsunuz?

deyimler sözlüğümüzden bulup getirelim!

Türkçe Deyimler Sözlüğü

yemek deyimleri

lgs öğrencileri


Deyimler sözlüğümüzde bulunan, yemek ile ilgili, içinde yemek kelimesi geçen, yemek kavramını barındıran, sizler için seçilmiş ve hazırlanmış deyimlerin listesi aşağıdadır.

Deyimlerin üzerine tıklayarak anlamlarını, detaylı açıklamalarını, kullanım örneklerini ve günlük hayatımıza yansımalarını inceleyebilirsiniz.

Ve asla unutmuyoruz, dahi anlamındaki -de ve -da ayrı yazılır ;)

» yemek sözcüğünün anlamı nedir?

» yemek sözcüğünün ingilizce tercümesi

» yemek kelimesi ne demek?

yemek kelimesi ya da kavramı ile ilgili deyimler

Deyimler (44)

  • alabandayı yemek deyimi

    arg. pek kötü biçimde paylanmak, ağır biçimde azarlanmak.

  • avanta yemek deyimi

    arg. başkalarının emeğiyle sürdürülen bir işten çıkar sağlamak.

  • ayda kazandığını günde yemek deyimi

    kazandığının hepsini hemen harcamak, hesabını bilmemek, çok tutumsuz davranmak, har vurup harman savurmak.

  • ayvayı yemek deyimi

    arg. güç durumda kalmak, kötü bir duruma düşmek.

  • babayı yemek deyimi

    arg. (bir işte) çok kötü bir duruma düşmek.

  • başını yemek deyimi

    (1) birinin güç bir duruma düşmesini ya da yetkisinden olmasını sağlamak, örnek: Olay, bakanın başını yedi. (2) mec. birinin ölümüne neden olmak.

  • başının etini yemek deyimi

    bir isteği durmadan, ara vermeden söyleyerek karşısındakini bezdirmek, bıktırmak, örnek: Karısı, bir fırın alması için başının etini yemekteydi.

  • bıçak yemek deyimi

    bıçaklanmak, örnek: Adam üç yerinden bıçak yemiş, ölmemişti.

  • birbirini yemek deyimi

    iki ya da daha çok kimse birbiriyle uğraşmak, birbirine kötülük etmek, birbiriyle didişmek, çekişmek.

  • bok yemek deyimi

    ka. (1) çok kötü ve sinirlendirici, yakışıksız bir iş yapmak. (2) yanlış yapmak, hatalı davranmak, örnek: Bir bok yedi, düzeltmeye uğraşıyor. (3) halt etmek. örnek:Yerimde sen olsan ne bok yerdin?

  • bok yemek düşmek deyimi

    ka. birinin, bir konuda hiçbir yetkisi olmamak, örnek: O ne karışır bu işe, ona bok yemek düşer ancak.

  • boku yemek deyimi

    ka. (1) güç bir durumla karşılaşmak, güç bir duruma düşmek. (2) işlevsiz duruma düşmek, işi bitmek.

  • bora yemek deyimi

    boraya yakalanıp kuytu bir yere sığmamamak.

  • borç yemek deyimi

    borç ederek geçinmek.

  • bozgun yemek deyimi

    bozguna uğramak.

  • cepten yemek deyimi

    bir ticarette, henüz kâra geçememek.

  • ceza yemek deyimi

    cezaya çarptırılmak, cezalandırılmak.

  • çifte yemek deyimi

    at, eşek ya da katırdan tekme yemek, hayvan tekmesine uğramak.

  • çiğ çiğ yemek deyimi

    mec. bir kimseye karşı, elinden gelse parça parça edecek denli öfke göstermek, örnek: Baktım adamı Çiğ Çiğ yemek istiyorlar, duruma el koydum.

  • çimdik yemek deyimi

    kendisine çimdik atılmak.

  • damga yemek deyimi

    kötü bir yargıya uğramak, örnek: Adamcağız suçsuz yere damga yemişti.

  • darbe yemek deyimi

    gücünü sarsıcı, yok edici bir durum olmak.

  • dayak yemek deyimi

    dövülmek, örnek: Camı kırınca ustasından dayak yedi.

  • değnek yemek deyimi

    değnekle, sopayla dövülmek.

  • dişi dişini yemek deyimi

    ha. pek çok öfkelenmek.

  • dolma yemek deyimi

    arg. kanarak aldanmak, yalana kanmak.

  • ekmeğini yemek deyimi

    (1) birisinin işinde çalışarak kendi geçimini sağlamak. (2) geçim yönünden birinin yardımından yararlanmak, örnek: Oğlan hala babasının ekmeğini yemekteydi.

  • ekmek yemek deyimi

    o şeyle geçimini sağlamak, örnek: Bu arabadan ekmek yiyoruz, elden çıkarmam.

  • feleğin sillesini yemek deyimi

    çok büyük bir felakete uğramak, başına büyük bir felaket gelmek.

  • fırça yemek deyimi

    arg. azarlanmak, paylanmak, örnek: Oğlan babasından iyi bir fırça yedi.

  • gam yemek deyimi

    kaygılanmak, tasalanmak, üzülmek.

  • gavura kızıp oruç yemek deyimi

    kızdığı kimsenin istediğini yerine getirmemek için kendisine zararlı olan bir iş yapmak.

  • gözle yemek deyimi

    (1) (bir şeye) aşırı bir istekle bakmak, gözlerini ondan alamamak. (2) göze getirmek, göz değdirmek, örnek: Delikanlıyı gözle yediler, öldü gitti.

  • hakkını yemek deyimi

     Birinin hakkı olan şeyi vermemek, onu kendisine maletmek.?Dürüst ol, milletin hakkını yeme, yoksa boğazında kalır.?

  • haram yemek deyimi

     Dinî inançlara aykırı olarak kazanç sağlamak, haksız olarak bir şeye el atmak.?İnsan ol, haram yemek insana kâr getirmez.?

  • hazırdan yemek deyimi

     Yenisini kazanmadan elindekini harcamak.?Hemen her gün bir bahane buluyor, çalışmıyor ve hazırdan yiyiyordu.?

  • kendi kendini yemek deyimi

     İstediği iş olmadı diye gizli gizli üzülmek, kaygı duymak.?Kendi kendimi yedim bitirdim bu iş yüzünden.?

  • papara yemek deyimi

     Çok azarlanmak.?Çabuk olun, annemden papara yemek istemiyorum.?

  • para yemek deyimi

     (1) Çok para harcamak. (2) Rüşvet yemek, görevini kötüye kullanıp bir iş yapmak için birinden para almak.?İnsanlar artık açıktan para yiyorlar.?

  • parmaklarını yemek deyimi

     Bir yemeğin çok lezzetli olduğunu anlatmak için kullanılır.?Böreği değil, parmaklarımızı yedik âdeta.?

  • sopa yemek deyimi

    dövülmek, örnek: Camı kırınca ustasından sopa yedi.

  • tencerede pişirip kapağında yemek deyimi

    Kıt kanat geçinmek, olanıyla yetinmek.

    Örnek : Bu aralar işler çok kesat, tencerede pişirip kapağında yiyoruz.

  • tıka basa yemek deyimi

     Haddinden fazla yemek, çok yemek, mideyi rahatsız edecek kadar çok yemek.?Doymaz çocuk, tıka basa doldurdu karnını.?

  • zılgıt yemek deyimi

     Azarlanmak, paylanmak.?Senin yüzünden öğretmenden zılgıt yedik.?

Rasgele Deyim Videosu


Kavrama Göre Rasgele Deyimler

Kavramlar - 1 (6)

Kavramlar - 2 (6)


uzaktan eğitim öğrencileri

Deyim Kategorileri

Futbol Deyimleri

Birçoğumuzun en büyük tutkusu olan futbol ile hayatımıza giren deyimleri sizler için derledik...

Bilgisayar Deyimleri

Programlama algoritmalarının kodlanırken kullanıldığı programlama dili kavramlarını ve veri tabanı dili SQL...

Sağlık Deyimleri

Madem bu hayatta önce sağlık geliyor, o halde sağlıkla ilgili onlarca deyim de deyimler sözlüğümüzde yer al...

Motorcu Deyimleri

Hobisi motor olan motorsiklet düşkünlerinin kendi aralarında sıklıkla kullandıkları enteresan deyimlerin listesini...

Politika Deyimleri

Hayatımızın olmazsa olmazı, siyaset, politika ile ilgili jargonda yer alan deyimleri sizler için etüt edip, derleyerek...

Haber Deyimleri

5N-1K gibi en çok bilinen bir deyimin içinde bulunduğu haberler kategorisinde bakalım ilginizi çekecek başka ne deyimler yer...

Spor Deyimleri

Günlük hayatımızın vazgeçilmezlerinden birisidir spor. Hem sağlık için hem de görünümümüz için elzemdir spor yapmak. Futbol dışında...

Müzik Deyimleri

Ruhun gıdasıdır dediğimiz müzik ile ilgili günlük hayatımızda yer alan nice deyimler, nice sözler jargona girmiştir....

Alışveriş Deyimleri

Gel vatandaş gellll diye başlar alışveriş deyimlerimiz. Özellikle bayanları yakından ilgilendiren, damping, indirim, sezon sonu, seri sonu ve daha neler neler...


müzik listeleri

Rasgele Deyimler - 1 (4)

Rasgele Deyimler - 2 (4)


ingilizce tercümesi

En Çok Aranan Deyimler - 1 (8)

En Çok Aranan Deyimler - 2 (8)


müzik klipleri

İngilizce Deyim Örnekleri - 1 (3)

  • It's raining cats and dogs.

    Bardaktan boşanırcasına yağmur yağması.

  • A storm in a teacup.

    Bir kaşık suda fırtına kopartmak.

  • That ship has sailed.

    O treni kaçırmak. Çoook geç kalınması.

İngilizce Deyim Örnekleri - 2 (3)

  • Come rain or shine.

    Her ne olursa olsun.

  • Calm before the storm.

    Fırtına öncesi sessizlik.

  • Have your head in the clouds.

    Aklı bi karış havada olmak.